Herkesin hayatı boyunca yüreğinde taşıdığı insanlar vardır. Sevdiği ya da kızdığı birilerini taşır insanlar. Ben de taşıyorum. Koca bir kalabalık var yüreğimde. Her duygu ile girebilirsiniz yüreğime. Yol geçen hanını andırır biraz. İçeriyi görseniz beni tutup sarsmak için çıldırırsınız. Bundan eminim. Çok kez yaşadım benzer şeyleri. "Saçmalama." diye bağırdılar yüzüme mesela. Kalbimde bu kadar kalabalık nasıl olabilirdi ki! Başta anlayamadım, engel olamadım. Şimdi anlıyorum. Ben yüreğimde kalabalıklar taşıyorum.
Bir gün zihnimin kapısında koca bir izdiham oldu. Herkes kavgaya tutuştu. Başıma ağrılar girdi. Deliriyorum sandım. Kapattım gözlerimi, sessizliği bekledim. Gürültü dindi zamanla, bir kapı tıkırtısı kaldı sadece. "Beni içeri al." diye fısıldadı usulca. Gözlerimi açtım. Kapının arkasına gözlerimi gezdirdim. Kırık kalpleri ile umutla bakan gözler vardı, benim için varlardı! Odaya baktım, karanlıktı. Kimse yoktu. Bir zincir vardı, yalnızlığı esir tutuyordu. Başka kimse yoktu yanımda. Kapıyı yeniden tıklattı. "Hadi, beni içeri al." dedi. Ağlayarak araladım kapıları. Zihnime aldım onları.
Yüreğimin kalabalığı dağıldı, zihnimin kavgası dindi.
Yalnızlığın zincirleri koptu, beni terk etti.
Yüreğimde taşımayı bıraktım insanları. Zihnimin kapısında beni bekleyenleri taşımaya başladım. Yüreğimde, zihnimde ve yanımda.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder